Dr. Öğretim Üyesi Çağlar Elbüken
Bilkent Üniversitesi – Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Enstitüsü (UNAM)
Dr. Çağlar Elbüken, 2004 yılında Bilkent Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği’nden lisans derecesini, 2009 yılında Waterloo Üniversitesi Makine Mühendisliği’nden doktora derecesini aldı. Bilkent Üniversitesi Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi’nde (UNAM), mikroakışkan sistemler laboratuvarını kurdu ve aynı kurumda doktoralı öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Dr. Elbüken 2019 yılında Bilim Akademisi Genç Bilim İnsanı (BAGEP) ödülünü ve 2020 yılında Üniversitelerarası Kurul’dan doçentlik unvanını aldı. Araştırmaları mikroakışkan sistemler, taşınabilir tanı sistemleri, çift-fazlı akış sistemleri ve hemoreoloji alanında yoğunlaşmıştır. Çalışmaları yüksek hassasiyette algılamayı sağlayan yeni nesil sağlık teknolojilerinin temellerini oluşturmaktadır. Yeni doğanlarda çok yaygın olarak görülen sarılık hastalığının tespiti için topuktan alınan 10 µl tam kan ile 2 dakika içerisinde laboratuvar analizi hassasiyetinde sonuç veren taşınabilir bir mikroakışkan ölçüm sistemi geliştirmiştir. Ürünü kullanılmaya başladığında özellikle yeni doğan acil ünitelerinde takip altındaki hastaların sarılık ölçümleri çok pratik bir yöntemle ve çok düşük maliyetle yapılabilecektir.
Dr. Elbüken Avrupa Birliği, TÜBİTAK ve sanayi destekli birçok projede yürütücü olarak görev yapmıştır. 2 patenti, 2 kitap bölümü, uluslararası atıf endeksli dergilerde 40’tan fazla makalesi bulunmaktadır. Dr. Elbüken’in yayın sayısı 50’nin üzerinde olup h - index’i 15 ve başkaları tarafından yapılan atıf sayısı ise 662’dir.
Dr. Öğretim Üyesi Elif Nur Fırat Karalar
Koç Üniversitesi – Moleküler Biyoloji ve Genetik
Dr. Elif Nur Fırat Karalar, lisans derecesini Bilkent Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’nde, doktora çalışmalarını University of California Berkeley’de ve doktora sonrası çalışmalarını Stanford Üniversitesi’nde tamamladıktan sonra 2014 yılında Koç Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’nde “Hücre İskeleti Araştırma” laboratuvarını kurdu. Laboratuvarında yürüttüğü araştırma projelerinin uzun vadeli hedefi, hücre ve organizma seviyesinde önemli görevleri olan hücre organellerinin nasıl oluştuğunun ve görev yaptığının belirlenmesidir. European Research Council (ERC) tarafından 1.5 milyon avro bütçe ile desteklenen projesinde Dr. Fırat Karalar “sentriyolar satelit” adlı yapıların biyolojisini disiplinler arası bir yöntemle araştırmaktadır. Bu projelerin sonuçları böbrek bozuklukları, zekâ geriliği, körlük gibi semptomlarla ortaya çıkan genetik hastalıkların ve kanserin tanı ve tedavi çalışmalarına katkı sağlamaktadır.
Dr. Fırat Karalar 2019 yılında EMBO Genç Araştırmacı (Young Investigator Programme) Ödülü’nü Türkiye’den alan ilk araştırmacıdır. Aldığı diğer ödüller arasında 2018 Bilim Akademisi Genç Bilim İnsanı Ödülü (BAGEP), 2017 Koç Üniversitesi Üstün Başarılı Öğretim Üyesi Ödülü, 2016 TÜBA Genç Bilim İnsanı Ödülü, 2015 FABED Eser Tümen Araştırma Ödülü ve 2015 L’OREAL-UNESCO Bilim Kadını Ödülü vardır. Dr. Fırat Karalar’ın yayın sayısı 19 olup h - index’i 8 ve başkaları tarafından yapılan atıf sayısı ise 413’dür.
Doç. Dr. Ertuğrul Başar
Koç Üniversitesi – Elektrik ve Elektronik Mühendisliği
Doç. Dr. Ertuğrul Başar, lisans derecesini İstanbul Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü’nden, yüksek lisans ve doktora derecelerini İstanbul Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümü’nden almıştır. Princeton Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi’ndeki görevlerinin ardından Koç Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü’ne geçen Başar, Haberleşme Araştırma ve İnovasyon Laboratuvarını (CoreLab) yönetmektedir. Dr. Başar’ın çalışma alanları gelecek nesil (5G ve ötesi) telsiz haberleşme sistemleri, çok-girişli çok-çıkışlı sistemler, indis modülasyonu, uyarlanabilir akıllı yüzeyler ile haberleşme, haberleşme için işaret işleme ve görünür ışıkla haberleşmedir. Geliştirmiş olduğu indis modülasyonlu haberleşme ve akıllı yüzeyler ile gelecek nesil sistemler için yüksek enerji verimli çözümler sunarak hem haberleşme sistemlerinin karbon ayak izinin düşürülmesine katkıda bulunmakta hem de toplum içerisinde kullanıcıların, özellikle de acil durumlarda, daha iyi servis kalitesine sahip olmasına yardımcı olmaktadır.
2016 yılında Institute of Electrical and Electronics Engineers kıdemli üyesi (IEEE Senior Member) olan Dr. Başar halen IEEE Communications Letters dergisinde kıdemli editör, IEEE Transactions on Communications, Physical Communication (Elsevier) ve Frontiers in Communications and Networks dergilerinde ise editör olarak görev almaktadır. Dr. Başar’ın saygın uluslararası dergi ve konferanslarda 120’in üzerinde yayını olup bu yayınları 3700’ün üzerinde atıf almıştır. Doç. Dr. Ertuğrul Başar’ın h - index’i 20’dir.
Dr. Başar, 2020 IEEE ComSoc En İyi Araştırmacı Ödülü (Avrupa, Orta Doğu ve Asya Bölgesi), 2018 ODTÜ Mustafa Parlar Vakfı Araştırma Teşvik Ödülü, 2018 Bilim Akademisi Genç Bilim İnsanları Ödülü (BAGEP), 2017 Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı (GEBİP) Ödülü, 2017 IEEE Türkiye Teşvik Ödülü ve 2013 Yılı İTÜ En İyi Doktora Tezi Ödülü sahibidir.
Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Selim Hanay
Bilkent Üniversitesi – Fizik & Makine Mühendisliği
Selim Hanay, lisans derecesini Sabancı Üniversitesi’nden Mikroelektronik Mühendisliği ana dal ve Fizik yan dal programlarında 2003 yılında almıştır. California Institute of Technology (Caltech) Fizik Bölümü’nden doktorasını almış, bu kurumda doktora sonrası araştırmacı olarak çalışmıştır. 2013 yılında Türkiye’ye dönerek Bilkent Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü ve UNAM’da laboratuvarını kurmuştur. Bilkent Üniversitesi’nde, Avrupa Birliği’nden aldığı destekle hastalıkların erken teşhisi için “Hücre Radarı” geliştirmektedir Geliştirdiği hücre radarının, kanserli hücrelerin kandan erken teşhisi ve biyopsiden alınan kanser hücreleri için hangi kemoterapi ilaçlarının en etkili olacağı gibi insan sağlığına doğrudan etki edecek amaçları vardır. Bu algılayıcıların farklı bir versiyonu ise yine virüslerin algılanmasına olanak tanımaktadır. Ayrıca TÜBİTAK destekleri ile yine hassas nanoparçacık ölçümü ve nano-boyutta hareket eden sistemler geliştirmiştir.
Bilkent Üniversitesi Makine Mühendisliği bölüm öğrencileri tarafından iki kere ‘En İlham Verici Hoca’ seçilen Hanay, Bilkent Üniversitesi Eğitimde Yüksek Başarı ödülü, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı (GEBİP) Ödülü, Bilim Akademisi Genç Bilim İnsanları Ödülü (BAGEP) ödüllerini kazanmıştır. Avrupa Birliğinin seçkin fonları olan Marie Sklodowska Curie Kariyer Entegrasyon ve European Research Council (ERC) Starting Grant programlarını kazanmıştır.
Dr. Mehmet Selim Hanay’ın yayın sayısı 16 olup h -index’i 5 ve başkaları tarafından yapılan atıf sayısı ise 804’tür.
Doç. Dr. Mustafa Evren Erşahin
İstanbul Teknik Üniversitesi – Çevre Mühendisliği
Doç. Dr. Mustafa Evren Erşahin, Trakya Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nde lisans, İstanbul Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nde yüksek lisansını tamamlamıştır. Doktorasını 2015 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi ve Delft University of Technology arasındaki ortak programla tamamlamıştır. 2005 yılından bu yana İstanbul Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nde görev yapmaktadır. Çalışmalarının bilime sağladığı en önemli katkılar anaerobik biyoteknoloji, enerji verimli atıksu arıtma prosesleri, dinamik membran teknolojisi, membran biyoreaktörler ve yenilenebilir enerji (biyometan) geri kazanımı konuları üzerinedir. Dr. Erşahin yaptığı bilimsel çalışmalar ile sağladığı en önemli katkı sürdürebilir çevre yönetimi anlayışı üzerine olup, bu kapsamda atıksu bir kaynak olarak görülmekte, içerisindeki enerjinin ve kullanılabilir maddelerin maksimum düzeyde geri kazanılması ve arıtılan suyun yeniden kullanılması hedeflenmektedir. Bu anlayışla, en az alan ve en az enerji kullanılarak, ve hatta enerji üretilerek, atıksu arıtımı sağlanabilmektedir.
Dr. Erşahin’in SCI/SCIE kapsamında 40 adet uluslararası makalesi ile birlikte 100’ün üzerinde bilimsel yayını bulunmaktadır. Yayınlarına 1500’ün üzerinde atıf yapılmış olup h-indeksi 20’dir.
Dr. Erşahin bilime yaptığı katkılar dolayısıyla, 4’ü uluslararası olmak üzere, 5 farklı ödüle layık görülmüştür. Kentsel su çevrimi konusunda bilime önemli katkı sağlayan çalışmalara verilen "Waternet Watercycle Innovation Award" ödülünü 2017 yılında almıştır. German Water Partnership tarafından sürdürülebilir atık su arıtma konusunda sıra dışı çalışmalar yapan araştırmacılara verilen "GWP Award" Ödülü’ne 2016 yılında layık görülmüştür. Ayrıca, Hollanda Hükümeti tarafından verilen en prestijli burs olan ve her yıl oldukça sınırlı sayıda kişiye verilen Huygens Doktora Araştırma Bursu’nu kazanmıştır.
Dr. Öğretim Üyesi Savaş Taşoğlu
Koç Üniversitesi – Makine Mühendisliği
Dr. Savaş Taşoğlu lisans ve yüksek lisans derecelerini ODTÜ ve Koç Üniversitesi, doktora derecesini University of California Berkeley Makina Mühendisliği Bölümü’nden almıştır. Doktora sonrası çalışmalarını ise Harvard Medical School’da yapmıştır. Taşoğlu, doku mühendisliği, hasta başı tanı kitleri ve mikro akışkanlar alanında çalışmalarını sürdürmektedir. Manyetik ve mikro-robotik bir yaklaşım ile milimetrik ölçekli hücre-kapsülleyici yapı taşlarını kodlamak için zamansal ve uzamsal kontrol sağlayan Taşoğlu, ABD’de bulunduğu dönemde çeşitli işbirlikleri ile çocukların erken yaşta bilimle buluşmasına fırsat veren bilim kampları projelerine aktif olarak destek vermis ve mühendislik alanında öğretmenlere yönelik sınıf materyalleri üretiminde yer almıştır. Ayrıca, biyomühendislik ve biyo-üretim ile ilgili araştırma faaliyetlerini halka duyurmak için “herkese açık davet” günleri düzenlemiştir.
Taşoğlu’nun Nature Communications, Nature Materials, Advanced Materials, PNAS, Lab on a Chip, Biofabrication ve Small gibi dergilerde ilk yazarlığını yaptığı 16, sorumlu yazarı olduğu 31 yayını vardır. Çalışmalarının bilime yaptığı katkı Nature, Nature Medicine, Nature Physics, Reuters ve Boston Globe’da da haber yapılarak vurgulanmıştır. 50’den fazla yayını olan Taşoğlu’nun h - in-dex’i 28 olup atıf sayısı 2550’dir.
Doç. Dr. Sedat Nizamoğlu
Koç Üniversitesi – Elektrik ve Elektronik Mühendisliği
Sedat Nizamoğlu, Elektrik ve Elektronik Mühendisliği ve Fizik Bölümü lisans derecelerini 2005 yılında, Fizik yüksek lisans ve Elektrik ve Elektronik Mühendisliği doktora derecesini Bilkent Üniversitesi’nden aldı. Doktoradan sonra, Harvard Medical School, Massachusetts General Hospital ve Özyeğin Üniversitesi’nin ardından 2015 yılı Şubat ayından beri Koç Üniversitesi Elektrik veElektronik Mühendisliği Bölümü’nde çalışmalarına devam etmektedir. Araştırmaları, enerji, tıp ve çevreye uygulanmak üzere yenilikçi biyoelektronik ve optoelektronik cihazların ve arayüzlerin geliştirilmesine odaklanmaktadır. Dr. Nizamoğlu yarı iletken kuantum noktacıklar ile tümleştirilmiş dünyanın en verimli beyaz LED’ini göstermiştir. Katı hal tabanlı aydınlatmaların hedeflenen performans düzeylerine ulaşması ve bunun şu an hali hazırda yaygın kullanılan mevcut aydınlatma sistemleriyle ile yer değiştirmesi durumunda, küresel anlamda aydınlatma için kullanılan elektriği %50 azaltmak mümkün olacaktır.
Nature Communications, Nature Photonics, Advanced Materials ve Nano Letters gibi prestijli dergilerde 60’dan fazla makale yayınlamıştır.
2014 yılında Türkiye’nin 7. kabul olan European Research Council (ERC) projesini ülkemize kazandırmıştır. Dünyanın en eski ve prestijli teknoloji dergilerinden olan MIT Technology Review tarafından bilim ve teknolojiye etki eden 35 yaş altı mucitlerden biri seçilmiştir. Türkiye Bilimler Akademisi tarafından Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı (GEBİP) Ödülü, TÜBİTAK tarafından Teşvik Ödülü ve Bilim Akademisi tarafından Genç Bilim İnsanları (BAGEP) Ödülü’ne layık görülmüştür. Doç. Dr. Sedat Nizamoğlu’nun yayın sayısı 62 olup H- Index’i 26 ve başkaları tarafından yapılan atıf sayısı ise 1800’ün üzerindedir.
Doç. Dr. Sedat Nizamoğlu bilimin geniş kitlelere yayılmasına önem vermektedir. Örneğin, Nature Communications dergisinde yayınlanan çalışması Netflix’te yayınlanan White Rabbit Project adlı dizide 1. sezon 8. bölümde geleceğin önemli teknolojilerinden biri olarak yer bulmuş ve detaylı olarak anlatılmıştır.